Arama İzni Çıkartıldı

24 Aralık 2019 Salı

yol - 4-


- yol 4 -
‘’ biliyorum ki adımımı attığım anda bu yola, içimde bir şeyler değişecek. ‘’

Takip ettiğim yollar beni sana çıkarttı buna eminim. Çünkü ben ilk defa bir yola bu kadar teslim, ilk defa bir yolu bu kadar ezber.Yolum ilk defa yalnız elektrik direkleri, sulama kanalları taşımaz, yolum ilk kez alabildiğine ağaç yığını. Bir mücadelenin içine doğuyor sabahları benim için güneş, bir mücadelenin yorgunluğu her akşam batan. Zihnimin temsili bulutlar yüklü gökyüzümde.
Nasıl baktığı önemlidir insanın, nasıl hissettiği.
Ben bu yolda yürüyor görünen, bir o kadar hızlı adam.
Nasıl bakmak istersen.
Bu yolu, çocukluğumu sever gibi seviyorum, çocukluğumda kötü gecelerde dahi nasıl çocuk kalabildiysem eğer öyle yağmurlu havalarda, öyle yüklü bulutlarda, öyle dağınık yollarda ve hatta çizilmemiş rotalarda benimle çocuk kal.
çocukluğumu buluyorum sende, ki aramadığım halde.
gözlerin ‘’ bütün yaşantıların ile seni seviyorum ‘’ diyor.
ellerinde sunduğun sıcaklık kıtalar kavuşturur, depremsiz.
nefesini hissetmek boynumda anne kucağında biten akşamlar.
saçlarını sermen yollarıma, parmak aralarımdan kayıp gitmesi:
güzelliğinin tüm yollarına tutkun kılıyor beni,
bütün mevsimlerin ile kabulümsün hayat.

/ bir cümleyi anlamlı kılan, büyük harfle başlaması değildir , asla. * /

nasıl değişirse eğer küresel vaziyette dünya, nasıl yağmıyor artık bahar yağmurları vaktinde.
işte öyle zamansız, işte öyle istenmeyen anlarda dahi karartan,
beklemediği anda yağmurlar sunan yeryüzüne.
vakitsiz virajlar şimdi, sert dönülen yollar.
nasıl ki bilirsin istediğimiz an yokuşlar bize tersine.
işte öyle ansızın, işte öyle büyük bir istekle yokuşlar inercesine.
bütün engebeli toprakların ile kabulümsün hayat.

/ bir yolu anlamlı kılan, ansızın yola koyulmaktır. /
devam edecek.


3 Aralık 2019 Salı

yol -3-



yol 3
- sadece bir adım, evet, atabilirsin.

Farklı bir dünyadan merhaba,
Biraz buruk, hep neşeli, dolu dolu. Bu bir yol hikayesi, son virajı dönene kadar bitmeyecek. Yol, çocukluğumun hafızamdaki tek resmi belki. İlk arkadaşlarımdan, ilk hoşlandığım kızlardan uzaklaşırken saydığım tahtadan elektrik direkleri benim için yol. Karın içinde saatlerce mahsur kaldığım, denize sıfır gittiğim, inip de papatyalar koparttığım bir evren. Bitmeyen bir şey. Hayatım yazmak üzerine kuruluyken yazamaz, yazmaz olduğum zamanlarda bile kendisini eksik etmeyen. Yine bir yol öncesi, çocukluğumun ayrılıkları geldiler zihnime. Bir daha görüşebilir miyiz bilemediğim arkadaşlarımdan küçük bedenlerimizi sararak ayrıldığım şehirler. Şimdiyse kendimden bin kilometre uzakta olduğum, başka çocukların küçük bedenlerini ne kadar mütevazi heveslerle sarmaladığına şahit olduğum, bir çocuğun bütün saf sevgisinin kucaklarımda buluştuğu farklı bir coğrafyadayım. Yirmi üçün sonlarına doğru göz kapaklarımın içerisinde telaşa neden olan anlamsız büyüme coşkusu. Uyanan bir şeylerin olduğunu hissedercesine örtmek isteği onların üstünü. Bilinç tohumlanmış zihnin filizlenmeye başlaması hissi kafamın içini saran. Üzerimdeki yükleri bu yol boyunca hep azaltmaya çalıştığım zamanlardan bugüne omuzlarım sorumluluklar yüklü adeta. Hani nerede yalnız bir çocuk orada kendisini bırakacak olan ben, bugün gerçeğin çıplaklığı karşısında şaşkın. Araladım gözlerimi , gördüğüm bu. Açtığım anda göreceklerim, korkutuyor. Babalar ideali kafamın içerisinde yer ediyor sürekli. Babalar öksürmesinler apartman koridorlarında yazabilen bir çocukken yıllar önce, bugün bir babam var diyemiyorum. Babaları yaşarken öksüz kalanları da yine ben yazacağım. Evin kapısını aralamış giderken ellerinde iki çanta, mutfakta kendi halinde bir şeyler yiyen çocuğun bakışlarını nasıl silebilir bir baba hafızasından, bunu asla bilemeyeceğim. Bütün yollar bana geçmişte neydim, şimdi neyim ve gelecekte ne olacağıma yönelik sorular yığınları sundular. Bense bu yolları yürüdüm usulca, korkmadım belirsizlikten. Kendim olduğumu hissettiğim an, ne olmadığımı anladığım her an. Geçmişin perdeleri benim için açılmamak üzere kapanmışken verdiğim savaş kaç yola sığar, bilemiyorum. İnsan için bu çağda yaşamak, zorunluluktur: Hiçbir şeyden kaçmadan, pes etmeden, son ana kadar savaşarak.

Bu yolu tamamlamadan yoldan çıkmamak üzere,
devam edecek.

yeni bir başlangıç

2014 yılından itibaren yazmaya başladığım bu blogumu, yeni bir başlangıç için emekliye ayırıyorum. İlk yıllardan itibaren daha profesyonel d...